Savunma demek,özgürlük demektir.
Savunma olmadan, özgürlükler asla olamaz.
Savunma, özgürlüklerin sigortasıdır.
Savunma, yargının; iddia,savunma ve karar makamlarından oluşan üç kurucu unsurundan biridir.
Yargıda, savunma makamını, avukatlar temsil ederler ve Türkiye Barolar Birliği de, avukatların en üst meslek kuruluşudur.
Bu önemi nedeniyle, Türkiye Barolar Birliği Başkanı, yargının kurucu unsuru olan savunmayı temsilen, yargının açılış yılı törenlerinin doğal davetlisi ve konuşmacısıdır. Bu konuda oluşmuş ve oturmuş ve teamül haline gelmiş bir uygulama vardır.
Türkiye Cumhuriyeti; pratiğe tam olarak geçirilememiş olsa da, o beğenilmeyen 1982 Anayasasına göre dahi, en azından, demokratik bir hukuk devleti olduğunu iddia eden bir devlettir.
Demokrasiler, haddini bilme ve birbirine tahammül edebilme rejimidir. Demokrasinin erdemi de, bu özelliğinden gelmektedir.
Demokrasilerde, halkın oyuyla seçilen ve sandıktan çıkan, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakan, Milletvekili, her ne olursan ol, haddini bilmek ve yargının bağımsızlığına, Anayasal kurumlara ve onların başkanlarına tahammül etmek ve saygı göstermek, herkesin en başta gelen görevidir.
Cumhurbaşkanının, Başbakanın ve Bakanların, her ne olursa olsun hiçbir kişinin, ayrı ve bağımsız bir erk olan ve millet adına yargı yetkisini kullanan Yargı organının yeni adli yıl açılış törenine, Türkiye Barolar Birliği Başkanı gelir ve konuşma yaparsa ben katılmam demeye, hakkı, yetkisi ve haddi yoktur. Bu hak ve yetkinin kendisinde bulunduğunu zanneden ve düşünen bir kişinin, demokraside yeri yoktur.Böyle düşünen bir kişi, şuur altında diktatörlük özlemi taşıyan bir ruh haline sahip sayılmalıdır.
Gelelim işin acı olan diğer yanına.
Şu anda, Başbakan mı, Cumhurbaşkanı mı, AKP Genel Başkanı mı, ya da her üçü mü, ne olduğu belli olmayan ve kendisine sorulan bir soru üzerine; “Türkiye Barolar Birliği Başkanının gelip konuşma yapması halinde, ben adli yıl açılış törenine katılmam” diyerek bağımsız yargıya meydan okuyan Tayyip Bey'in, bu haddini bilmeyen, yargının bağımsızlığına, savunmaya ve düşünce özgürlüğüne tahammül edemeyen, demokrasi dışı çıkışını ciddiye alıp, konunun yeniden görüşülerek tartışılması ve nihai bir karara varılması için Yargıtay Başkanlar Kurulunu toplantıya çağırarak, demokrasimiz ve yargının bağımsızlığı adına, çok tehlikeli ve riskli bir yolu denemeye kalkışan Yargıtay 1.Başkanının bu tutumunun, asla kabul edilemez ve yargının bağımsızlığını ve itibarını hiçe sayan, antidemokratik bir davranış olduğunu belirtmek zorundayız.
Şükür ki, konuyu yeniden değerlendiren Yargıtay Başkanlar Kurulu, oy çokluğu ile de olsa, doğru ve demokratik bir yaklaşımla, Türkiye Barolar Birliği Başkanının, 1.Eylül.2014 de Yargıtayda yapılacak olan adli yıl açılış töreninde konuşma yapabileceğine karar vererek, bu konuda var olan teamülün devam etmesinin önündeki Tayyip ERDOĞAN engelini aşabilmiştir.
Ya aksi olsaydı, bu konuda yeni bir karar almak üzere toplantıya çağırılan Yargıtay Başkanlar Kurulundan, oy çokluğuyla da olsa, aksi bir karar çıksa ve Tayyip Bey'in keyfi ve şahsi kaprisleri yüzünden, yargının bağımsızlığı ve demokrasinin kuralları hiçe sayılarak, Türkiye Barolar Birliği Başkanının adli yıl açılış töreninde konuşma yapmasının önü kapatılsaydı neler olurdu, hiç düşündünüz mü?
Biz, bu ihtimali düşünmek dahi istemiyoruz. O taktirde, Yasama ve Yürütmeden bağımsız bir yargının varlığından, yargıya olan güvenden, savunma hakkının ve savunma hakkının teminatı altındaki özgürlüklerin varlığından bahsedilebilir miydi?
Her şeyden de önemlisi, milletimizin, “acaba biz emin adımlarla bir diktatörlüğe doğru mu ilerliyoruz” ciddi korku ve şüphesine kapılmasına yol açılmaz mıydı?
Türk Milletinin verilmiş bir sadakası varmış ki, her geçen gün azalmaya devam etse de, yargının bağımsızlığının ve yargıya olan güvenin, bizzat yargı eliyle, tamamen yok edilmesine, en azından böyle bir algının oluşmasına, şimdilik tanık olmadık.
Bugün, Türk Demokrasisinin ve Türk Yargısının bağımsızlığının; tamamen yok olmamak adına, ip'ten döndüğü gündür.
26/Ağustos/2014
Güner YİĞİTBAŞI
İzmir Barosu Üyesi Avukat
Top-ads
Blogger tarafından desteklenmektedir.
Popular Posts
-
Önce Kağnıyla Kamyonu Yendiler Sonra Kağnıyı Uçurdular! Kurtuluş mucizesini anlamak için dünyada hiç bir ülkede, hiçbir dönemde herhangi bir...
-
Merhaba, programımıza blogger sponsorluğunda HatunMania ile devam ediyoruz. Yine güzeliz yine çiçeğiz anlayacağınız. Bu defa ki güzelimiz bi...
-
Konnichi wa yavru kuşlar. Ailenizin damadı, biricik yavrusu damat ferit yine önemli bir toplum sorununa el atmak için karşınızda olacak. Y...
-
İstanbul merkezli yolsuzluk operasyonundan sonra bizzat Başbakan Erdoğan, “Devlet içinde bir çete var” dedi. Destekçisi gazeteciler ise “Y...
-
İnönü ailesi(Soldan sağa: mevhibe İnönü, Ömer İnönü, Özden İnönü, Erdal İnönü, İsmet İnönü) Benim çocukluğumdan başlayayım... Babam Başbaka...
-
İleri Demokrasi ile yönetilen Türkiye’de, Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu’nun boyutlarının 100 milyar Euro olduğu söyleniyor. Devletin bank...
-
Merhaba. Yine gündem değiştirecek, fantastik bir yazı ile birlikte olacağız siz sevgi kelebekleriyle. Her yazımda olduğu gibi bu yazıyla da...
-
Merhaba, geçen aylarda evlenilecek erkek kimdir diye yazdıktan sonra neden evlenilecek kızların özelliklerini yazmıyorsun diye çeşitli teh...
-
Merhaba. Ülkemizi seviyorum gençler vallahi. Her gün bir olay her gün bir gariplik, komiklik. Yine bunlardan birini masaya yatıracağım. Ya...
-
Merhaba fantaya sarı kola diyen güzel insanlar, güzel kız nasıl olur başlıklı anketimiz sona ermiş durumda. Tam on gün sürdü anket ve 52 ki...
Categories
- 11 temmuz 1995
- acun ılıcalı
- adanalı olmak
- Ahmet Tan
- Ali Tartanoğlu
- Aliexpress Türkçe Destek Sitesi
- amsterdam
- anket
- arabesk müzik
- aşk
- aşkın bir günü
- Aydınlık yazarları
- Ayşenur Arslan
- balayında maymun sevmek
- Bedri Baykam
- Bekir Coşkun
- betwin us
- beyin bedava
- Blog Dünyası
- blog ödülleri 2011
- blog tanıtımı
- blogcuları bekleyen tehlikeler
- blogleaks
- Bozkurt Güvenç
- Bülent Soylan
- can bonomo
- Can Dündar
- Celal Şengör
- Cengiz Özakıncı
- chp
- Coşkun Özdemir
- Cumhuriyet yazarları
- damat ferit
- damat ferit ile moda
- değer
- desperate housewives
- dizi
- Doğan Kuban
- doktor
- doktor kız
- Dr. M. Galip Baysan
- Eğitim
- Emin Çölaşan
- Emine Ülker Tarhan
- Emre Kongar
- Erdal Atabek
- Ertuğrul Kazancı
- eurovision şarkısı
- evde blog yazmak
- evlenilecek kız
- ezgi asaroğlu
- fashion
- Fırat Kozok
- film
- finduilas
- french oje
- genel
- Gündem
- Gündüz Akgül
- Güner Yiğitbaşı
- Gürbüz Evren
- güzel kız nasıl olur
- harem
- hastalardan öğrendiklerim
- Hatun Mania
- Hayrettin Ökçesiz
- hazine
- Hikmet Çetinkaya
- Hikmet Sami Türk
- Hollanda
- Işıl Özgentürk
- ideal kız
- İlhan Cihaner
- İlhan Taşçı
- inside i am dancing
- İrfan O. Hatipoğlu
- İsmet İnönü
- Karamel Kahve Saç Rengi Ve Modelleri
- kareli gömlek
- Kemal Baytaş
- Kemal Kılıçdaroğlu
- kız tavlama teknikleri
- kızlar
- Köşe Yazıları
- lazanyam
- leah
- leyla ile mecnun
- love me back
- Maffionista
- maltepe güzellik yarışması
- markalar
- Mehmet Ali Güller
- Mehmet Faraç
- Mehmet Halil Arık
- mektup
- Merdan Yanardağ
- Meriç Velidedeoğlu
- MimMania
- Mine Kırıkkanat
- mini etekli kız
- miss maltepe
- moda
- moda blogu
- mrs. baros
- msn
- Mustafa Balbay
- Mustafa Mutlu
- mühendis kız
- mühendis kızlar nasıl tavlanır
- Müyesser Yıldız
- Necati Doğru
- Necla Arat
- Nusret Ertürk
- olmadiibastan
- olmaz
- Ondan bundan
- Orhan Bursalı
- ortak nokta
- öğretmen kız
- öneri
- pazarlama
- polyanna
- ramazan sohbetleri
- Rıza Zelyut
- rory o'shea
- rüyalar
- Sabahattin Önkibar
- Sağlık
- sarışın
- Saygı Öztürk
- Sevgi Özel
- sevgili
- Sinan Meydan
- Siyaset
- soğuk havada mini etek giyn kız
- Soner Yalçın
- Sözcü yazarları
- spot ışığını arayan kız
- srebnenitsa soykırımı
- srebrenica
- şehit
- Tarih
- taviz
- tipitip
- Tozlu.com
- Tünay Süer
- Türkiye
- Uğur Mumcu
- ukturk
- ukturk abi
- ukturk hoca
- yabancı müzik
- yalaka
- Yaşar Nuri Öztürk
- Yaşar Öztürk
- Yazı Dizileri
- yeni katilimci Göksu
- yeni nesil bloggerlar
- Yurt Yazarları
- Yüksel Pazarkaya
- Zeynep Oral
0 yorum: